close on something - Turkish English Dictionary
History

close on something

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "close on something" in Turkish English Dictionary : 1 result(s)

English Turkish
Idioms
close on something v. resmi olarak (satışını) sonuçlandırmak

Meanings of "close on something" with other terms in English Turkish Dictionary : 69 result(s)

English Turkish
Phrasals
close on something v. (genelde ev için) satış ya da alış işlemini bitirmek
close on something v. (genelde ev için) anahtarı teslim almak
close in on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresini sarmak
close in on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) ablukaya almak
close in on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını çevirmek/sarmak
close in on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını kuşatmak
close in on (someone or something) v. (birine/bir şeye bir his) basmak
close in on (someone or something) v. (birini/bir şeyi bir his) sarmak
close in on (someone or something) v. hızla yaklaşmak
close in on (someone or something) v. (teslim tarihi) hızla yaklaşmak
Idioms
close the door on (something) v. kapıyı (bir şeyin) üstüne kapatmak
close the door on (something) v. kapıya sıkıştırmak
close the door on (something) v. (bir şeye) köstek olmak
close the door on (something) v. engel olmak
close the door on (something) v. imkan dışı kılmak
close the door on (something) v. (bir şeyi) tamamlamak
close the door on (something) v. bitirmek
close the door on (something) v. sona erdirmek
keep close tabs on (someone or something) v. (birini veya bir şeyi) izleyip durmak
keep close tabs on (someone or something) v. (birini veya bir şeyi) sürekli gözlem altında tutmak
keep close tabs on (someone or something) v. gözünü üstünden ayırmamak
keep close tabs on (someone or something) v. (birini veya bir şeyi) yakından takip etmek
keep close tabs on (someone or something) v. her hareketini gözlemlemek
keep close tabs on (someone or something) v. göz hapsine almak
close the door on something on a peaceful solution v. barışçıl bir çözümün yollarını tıkamak
close the books on something v. bir işi ya da olayı sonuçlandırmak
close the door on something v. kapılarını kapamak
close the books on something v. .. .meselesini kapatmak
close the door on someone or something v. kapıyı kapatmak
close the door on someone or something v. kapıyı yüzüne kapatmak
close the door on someone or something v. kapıyı birinin veya bir şeyin geçmesini engellemek için kapatmak
close the door on someone or something v. bir şansı ortadan kaldırmak
close the door on someone or something v. sonlandırmak
close the book on something v. bir şey defterini kapatmak
close the book on something v. bir şeyi tamamen sonlandırmak
close the book on something v. bir şeyi sonuçlandırmak
close the book on something v. bir şeyi rafa kaldırmak
close the book on something v. bir şey dosyasını kapatmak
close the book on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) dosyasını kapatmak
close the book on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) rafa kaldırmak
close the book on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) seçenekler arasından çıkarmak
close the books on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) dosyasını kapatmak
close the books on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) rafa kaldırmak
close the books on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) seçenekler arasından çıkarmak
keep (a) close watch on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yakın markajına almak
keep (a) close watch on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yakın markaja almak
keep (a) close watch on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yakından izlemek/takip etmek
keep (a) close watch on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) gözetim altında tutmak
keep (a) close watch on (someone or something) v. gözü (birinin ya da bir şeyin) üstünde olmak
keep (a) close watch on (someone or something) v. (birine ve bir şeye karşı) gözünü dört açmak
keep a close eye on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yakın markajına almak
keep a close eye on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yakın markaja almak
keep a close eye on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yakından izlemek/takip etmek
keep a close eye on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) gözetim altında tutmak
keep a close eye on (someone or something) v. gözü (birinin ya da bir şeyin) üstünde olmak
keep a close eye on (someone or something) v. (birine ve bir şeye karşı) gözünü dört açmak
keep a close eye on (someone or something) v. (birine/bir şeye) göz kulak olmak
keep a close eye on (someone or something) v. (birine/bir şeye) bakar olmak
keep a close eye/watch on somebody/something v. birini/bir şeyi yakın markajına almak
keep a close eye/watch on somebody/something v. birini/bir şeyi yakın markaja almak
keep a close eye/watch on somebody/something v. birini/bir şeyi yakından izlemek/takip etmek
keep a close eye/watch on somebody/something v. birini/bir şeyi gözetim altında tutmak
keep a close eye/watch on somebody/something v. gözü birinin ya da bir şeyin üstünde olmak
keep a close eye/watch on somebody/something v. birine ve bir şeye karşı gözünü dört açmak
keep a close rein on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) sıkı markaj altına almak
keep a close rein on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yakın markajına almak
keep a close rein on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) sıkı/yakın markaja almak
keep a close rein on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) kontrolünü/iplerini eline almak
keep a close rein on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) sürekli/yakından izlemek